"Enter"a basıp içeriğe geçin

Vatikan Piskoposluklara 3000 Şeytan kovucu atayacak

Peder, bir elinde haç, diğer elinde incil’le yatağa sıkıca bağlanmış genç bir kadının baş ucunda bir şeyler mırıldanıyor. „Şeytanın bütün gücü!“ derken sesini biraz kısıyor… „Cehennemin alevi, iblisin çetesi, sürüsü ve gürültüsü!“… Haçı kadına doğru uzatıyor ve istavroz çıkarırken, „çık dışarı, itaat et!“ diye yükseltiyor sesini. Kadın kendine ait olmadığı belli olan, gayet erkeksi ve korkunç bir ses tonuyla çığlıklar atıyor. Kıvranışlarından acı çektiği anlaşılıyor ve göz bebekleri gittikçe küçülüyor.

Hıristiyan Papaz 70 bin cine boyun eğdirdi

Hayır, William Friedkin’in hemen hepimizin hafızasında iz bırakmış o efsane filmi „Şeytan (The Exorcist)“ nın meşhur sahnesini anlatmıyorum… Şimdilerde gösterimde olan ve ilk kaliteli Türk korku yapımlarından olduğu iddia edilen „Musallat“ filminden de bahsetmeyeceğim. Peder Gabriel Amorth (82)’un rutin cin çıkarma seanslarından küçük bir alıntıydı bu. Şimdiye kadar 70 bin cin çıkarma seansını başarıyla gerçekleştiren Roma’lı Peder Gabriel Amorth bir Exorcist şefi. Bu işin bizdeki karşılığı “cinci hocaya” tekabül ediyor. Aynı dini argümanları ve aynı metodları kullanmasalar da yaptıkları iş aynı; insanlara musallat olan kötü niyetli cinleri, şeytanları dehlemek.

Vatikan 3000 yeni Exorcist atayacak

Aklı başında bir azınlığa ne kadar komik, ilkel ve saçma sapan gelse de, Avrupa’da Exorcism kilisenin denetiminde, gayet iyi para getiren, sigortalı bir iş. Her kilise adamının yapamadığı, ayrıca bir eğitim gerektiren bu mesleğin yıldızı Vatikan’dan yapılan bir açıklamayla birden bire parladı. Vatikan her piskoposluğa birer adet olmak üzere 3000 yeni Exorcist atayacağını ilan edince, Roma’daki Papazlık Üniversitesi Regına Apostulorum’da düzenlenen Exorcism kurslarına talepler çoğaldı.

İsviçre’nin de başı şeytanlarla belada

Son yıllarda inançsızlığın ve Satanizmin büyük artış göstermesiyle birlikte şeytanla başı belaya girenlerin de çoğaldığını ve kendilerine bu tür şikayetlerle gelenlerin sayısında büyük artış gözlendiğini belirten İsviçre’li Papaz Domherr Christoph Casetti, İsviçre’nin de daha fazla Şeytan kovuculara ihtiyaç duyduğunu söyledi. İsviçre’de bu işi genellikle eğitimini almamış kilise adamlarının yaptığını söyleyen Casetti, meselenin uluslararası bir önem arzettiğini ifade etti.

Cin çarptığını nasıl anlarsınız?

Almanca Bild gazetesine yaptığı açıklamada, bir insanın kendisine şeytanın musallat olup olmadığını anlamasının çok kolay olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gabriele Nanni, içine şeytan giren insanlardaki mühim semptomları saydı. Nanni’ye göre, şeytanın musallat olduğu insanları dini söylemler, kelimeler sinirlendiriyor. Şeytanın egemenliği altına giren insan, örneğin „İsa“ adının anılmasından hiç hoşlanmıyor. Şeytanın musallat olduğu kişilerin yastıklarında kuş tüyü demetleri bulunuyor ve bu kişiler bazen hiç öğrenmedikleri yabancı bir lisanı kullanıyorlar. Nanni, ‘şeytan tarafından idraki zincirlenen bu insanlar gülmüyorlar, espri yapamıyorlar ve sürekli kederli duruyorlar’ diyor. Cin çarpmışların bulundukları odada bazen eşyaların uçuştuğunun, nesnelerin hareket ettiklerinin görülebileceğini ve pencerelerde garip yazılara rastlanabileceğini belirten doçent, bu tür hasta şahısların hiç tanımadıkları insanlar hakkında ileri geri konuşabileceklerini ve asla bilemeyecekleri sırları ifşa edebileceklerini de sözlerine ekliyor.

Avrupa’da cin çıkarma seansı

Exorcism’in geçmişi Avrupa’da 1614 yılına kadar uzanıyor. Şeytan çıkarma ritualinde papaz mağdur insanı kutsal su ve dua yardımıyla şeytanın esaretinden kurtarmaya çalışıyor. Üç defa ard arda bu çağrıyı tekrarlayan papaz başarılı olamadığı takdirde, hasta insanı yatağına bağlatıyor ve şeytan bedeni terkedene kadar ısrarla dualar okuyup, hastanın üstünde istavroz çıkarıyor.

Siz siz olun batıl’da şifa aramayın

Ülkemizde de yaygınca uygulanan cin çıkarma seansları hakkında yapılan bilimsel izahlar halkı hiç etkilemiyor. Bilime ve Doktorlara güvenmeyen insanımız batıl itikadlarda dertlerine çare arıyor ve şarlatanların eline düşüyorlar. Psikolojik bir rahatsızlık olduğu aşikar olan ve terapilerle şifa kazanılması mümkün olan bu hastalıklardan dolayı cinci hocaların ve üfürükçülerin tuzağına düşen vatandaşlarımıza cinciliğin Hıristiyanlar arasında da çok yaygın olduğunu ve tamamiyle batıl olduğunu hatırlatıyor ve kendilerini uyanık olmaya davet ediyoruz.

(Timeturk sitesinde yayinlanmistir)

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir